İstanbul Personel Sendikaları Şube Platformu, bugün düzenlediği eylemle Sputnik Türkiye’de grev yapan gazetecilere destek verdi. Taksim’de başlayıp Beşiktaş’ta sona eren yürüyüşte İsrail-Filistin çatışmasından kıdem tazminatı hakkına, vergi adaletsizliğinden Sputnik çalışanlarının grevine kadar pek çok konuya değinildi.
Platform, Beşiktaş’ta Süzer Plaza önünde 67 gündür grevde olan gazetecilerle buluşarak çalışanlara destek açıklaması yaptı. Basın açıklamasında, “Sputnik patronları grev kırmayı bırakmalı, derhal masaya oturmalı ve işçilerinin haklarını vermeli” denilerek platformun grevdeki işçilerle dayanışmayı artıracağının altı çizildi. İşçi ve emekçilerin sendikalarıyla birlik ve mücadele çağrısının ardından Türkiye Gazeteciler Sendikası Başkanı Gökhan Durmuş konuştu.
Durmuş, Sputnik patronunun kanunları çiğnediğini hatırlatarak devlet yetkililerine seslendi. Rusya merkezli şirketin Türkiye’de anayasayı ihlal ettiğini belirten Durmuş, işten çıkarılanların işe iadesi talebini yineledi ve başta Çalışma Bakanlığı olmak üzere herkesi harekete geçmeye çağırdı.
‘İSRAİL İLE ANLAŞMALAR İPTAL EDİLMELİ’
Basın açıklamasında, İsrail’in günlerdir bombalanan Gazze’de etnik saflığı koruduğu vurgulanarak, “AKP hükümetinin İsrail ile yapılan tüm anlaşmaları iptal etmesi gerektiği” söylendi.
‘VERGİ ŞUBELERİ AZALTILMALI’
Eylemde hükümetin açıkladığı Orta Vadeli Program eleştirildi ve şu ifadeler kullanıldı:
“Hükümet, ülkemizde yaşanan ekonomik krizden çıkış yolu olarak seçtiği yöntemlerle bir kez daha personelin ve işçilerin temel haklarını hedef alıyor. Orta Vadeli Program (OVP) olarak adlandırılan bu çıkış yolu ile personel ve işçiler, Bir kez daha kemerleri sıkmaları tavsiye edildi. İşverenler karlarını katlarken, personel sınıfı açlıkla karşı karşıya.” Kınandı. OVP ile birlikte kıdem tazminatı da yeniden gündeme geldi. Kıdem tazminatının sanki farklı usul teklifleri yapılıyormuş gibi her fırsatta gündeme getirilmesi tatsızlaştı. Kıdem hakkımıza yönelik her türlü girişim, Türk personel sınıfının tokatı ile karşılanacaktır. Bu böyle bilinip kıdem hakkımız gasp edilmeli. Kabul edilme sevgisinden vazgeçilmeli.
Eğer bir çıkış yolu aranıyorsa, işçilerin haklarına göz dikmek yerine yıllardır ısrarla savunduğumuz vergilerde adalet sağlanmalıdır. “Kriz var” deniyor; Daha çok kazanan daha çok kazanır, daha az kazanan daha çok kazanır. Bu dengesizliğin ve adaletsiz gelir dağılımının ortadan kaldırılması gerekiyor. Talebimizi bir kez daha yineliyoruz: Vergide adalet sağlanmalı; Az kazanandan çok kazanandan daha çok vergi alınması gerekiyor. Vergi dilimleri azaltılmalı ve sendikaların önerileri alınarak ekonomik programlar planlanıp düzenlenmelidir.
TÜİK verilerine göre Türkiye’de ücretliler 2019’da milli gelirin yüzde 31,4’ünü alırken, 2021’de bu oran yüzde 27’ye düştü. Şirketlerin milli gelirdeki payı son iki yılda yüzde 42,9’dan yüzde 47’ye çıktı. Ücretlilerin GSYİH içindeki payı 2022 yılında 3,17 puan kayıpla yüzde 23,72’ye geriledi. Şirketlerin payları oransal olarak artmaya devam etti. 2023 bilgileri yayınlandığında daha kötü bir tabloyla karşı karşıya olduğumuzu göreceğiz.
Adaletsizlik bu kadar açık ve enflasyonla mücadele adı altında kıdem haklarına saldırmak, işçileri düşük ücretle çalışmaya mahkum etmek kabul edilemez. “Vergide adalet, insanca yaşamaya yeterli fiyatlar ve kıdem hakkı için konfederasyonlarımızı bir kez daha birlikte hareket etmeye davet ediyoruz.” (HABER MERKEZİ)
