Kent konseyleri afetlere hazır mı?
ANKARA (İGFA) – Türkiye Kent Kurulları Birliği (TKKB) ve Ankara Kent Konseyi konutları Türkiye’de Deprem Gerçeği ve Kriz Yönetimi Farkındalık Zirvesi’Sonrasında ortaya çıkan 26 element Afete Hazırlık Sonuç Bildirgesinde Kent Konseylerinin Rolüdüzenlediği basın toplantısıyla kamuoyuna duyurdu.
Deprem felaketinin kentsel, sosyal, sosyolojik, ekonomik ve manevi her yönüyle ele alındığı doruk eylem planında; Kent konseylerinin afete hazırlık, müdahale ve afet sonrası yeniden yapılanma süreçlerinde aktif rol alması ve kentin tüm paydaşları ile yürütülecek süreçlere katkı sağlaması için öneriler sunuldu.
TKKB’DEN MANSUR YAVAŞ’A ZİYARET
Ayrıca TKKB Yönetim Kurulu sonuç bildirgesini açıklamadan önce Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ı makamında ziyaret etti.
Türkiye’de kent konseylerinin daha aktif rol alması gerektiğinin altını çizen Yavaş, şöyle konuştu: “Büyükşehir Belediyesi Kanunu değiştiğinde, belediye meclisindeki odaların, sivil toplum kuruluşlarının ve muhtarların görüşlerinin mutlaka alınması gerektiğini belirledik. Gelecekte, belediye meclislerinin yerel yönetimlerle ilgili bahislerde oy kullanma hakkı olmalıdır. İnsanların parasını harcıyoruz. Kent kurullarının sürece dahil olması gerekiyor… Ancak Türkiye’de şeffaflık ve hesap verebilirlik bu kadar sağlanıyor. Bir belediye başkanının bu kadar borcu varken lüks arabaya binmesi, bunu belediyenin prestiji olarak görmesi… Bunlar terk etmemiz gereken kavramlar. Maalesef belediye meclisleri belediye meclislerine etkin bir şekilde katılamıyor.”dedi.
TKKB Ciro Lideri Halil İbrahim Yılmaz da Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin katılım uygulamalarıyla Türkiye’de kent kurulları nezdinde saygın bir yere sahip olduğunu belirterek, “Büyükşehir Belediye Meclisi’nde grubu bulunan dört siyasi parti de Ankara Kent Konseyi’nin kuruluşunda görev aldı. Türkiye Kent Konseyleri Birliği, 125 belediye meclisini bünyesinde barındıran bir yapıdır. Buradaki yapı da çok değerli, hiçbir konuda yüksek bir tartışma görmedim. Farklı siyasi partilere ait olmasına rağmen bu yapı, kent kültürü ve kente karşı işlenen suçlar açısından Türkiye’ye örnek teşkil edecek bir yapıdır.söz konusu.
DAYANIŞMADA KENT KURULLARININ ROLÜ
Afete Hazırlık Sonuç Bildirgesinde Kent Konseylerinin Rolü İftar programı sonrası Türkiye Kent Konseyleri Birliği Dönem Başkanı Halil İbrahim Yılmaz tarafından açıklandı. Yılmaz, 26 sayıdan oluşan bildirgenin hazırlık süreci hakkında şunları söyledi:
“Afetin, yaralarının sarılması uzun yıllar alacak kadar büyük bir felakete dönüşmesine neden olan şehircilik ve yapı kültürümüz, bilimsel bilgiyle kurduğumuz bağ ve kurumsal yapılanma eksiklikleri kuşkusuz derinlemesine sorgulanacaktır. Kent konseylerinin bileşenleri olan uzmanlar ve yetkililer tarafından. Öte yandan depremin, milletimizin Marmara Depreminden bu yana en büyük bilinç ve bilinç uyanışı ile inşa ettiği bir dayanışma sürecini başlatmış olması ise acı bir tesellidir ve afete dayanıklı şehirler inşa etmenin bu güçlerin birleşmesi meselesine işaret etmektedir. sivil güç. ”
Depremin ardından dayanışma örgütleyen yapıların ortasında kent konseylerini görmenin umut verici olduğunu belirten Yılmaz, şöyle konuştu: “Kent Konseyleri tüm açık iletişim kanallarını kullanarak depremzedelerimizin ihtiyaçlarının karşılanmasında çok önemli bir potansiyeli harekete geçirdi. Tamamen gönüllü çabaların yönlendirilmesiyle ortaya çıkan bu dayanışma gücü, yaşadığımız afetin tüm olumsuzluklarını ortadan kaldıramasa da, afete hazırlık için gerekli hazırlıkların yapılmasında önemli bir fikri kaldıraç etkisi de yaratabilir.söz konusu.
İŞTE TKKB’NİN 26 ELEMANLI AFET KESİNLİKLERİ
Türkiye Kent Konseyleri Birliği tarafından hazırlanan 26 sayıdan oluşmaktadır. Afete Hazırlık Sonuç Bildirgesinde Kent Konseylerinin Rolüözetle şu şekilde:
-Her yıl yapılacak “Afet Şurası”nın toplanması,
– Türkiye’deki tüm belediye meclisleri tarafından “Afet Çalışma Grubu” oluşturulması,
-Mevcut mevzuata kent konseylerini de dahil ederek afet planlaması ve afet kurumsallaşmasında gerekli düzenlemelerin yapılması,
-Afet Meclislerinde önerilen çalışmaların belediye meclisleri tarafından “Afet Raporlarına” dönüştürülmesi ve ilgili belediye meclislerinde “değerlendirilmesi gereken öneriler” olarak değerlendirilmesi,
-“Kent Konseyleri Dijital Afet Rehberi”nin oluşturulması,
-“Afet Arşivleri ve Müzeleri”nin açılması,
– Afet bölgesi ve çevresindeki belediye meclisleri ile afetten etkilenmeyen belediye kurullarının afet ve risk yönetimi bazında eşleştirildiği “Eşleştirme Programı” oluşturulması,
-“Sürdürülebilir GSM ve acil durum haberleşme hatları altyapısı”nın geliştirilmesi,
– Belediye meclisinden gönüllülerin çabalarıyla açık veri kaynaklarını filtreleyen “Afet Açık Veri Doğrulama Platformu”nun kurulması,
– “Mahalle Gönüllüleri Ağı”nın kurulması,
-“Reengineering Kitlesel Tasarım Platformu”nun oluşturulması,
-Kent konseylerinin katılımını öngören “bölgesel kalkınma paradigması” oluşturmak,
– “Katılımcı, bütünleşik, dayanıklılık temelli ve sürdürülebilir planlama yaklaşımlarının” benimsenmesi,
– “Ekonomik Yeniden Yapılanma Destek Programı”nın oluşturulması,
– “Kültürel ve Doğal Miras Koruyucuları” yaklaşımının uygulanması,
– Sosyal hayatın, kültürel çeşitliliğin, kent kültürünün ve somut olmayan kültürel mirasın sürdürülebilirliğinin sağlanması,
– “Kent merkezlerinin planlanması ve inşasına” özel önem verilmeli,
– Geçici barınma alanlarının planlanmasında, enkaz kaldırma ve atık depolamada doğa temelli yaklaşımlar benimsenmeli,
-Şeffaf ve bilimsel yöntemlerle hasar tespit çalışmalarının yürütülmesinde il kurullarının denetimini sağlamak,
– İmar planı ve yapılaşma koşullarından yerleşime kadar yapı üretim ve kontrol sürecindeki tüm aşamaların e-devlet aracılığıyla tek noktadan şeffaf hale getirilmesi,
-Aşırı kira artışları, depremzedelere konut kiralanmaması gibi sorunlara karşı önlem alınmalı,
– İstanbul başta olmak üzere afet riski taşıyan illerde barınma hakkı güvence altına alınırken, belediye meclislerinin uzmanlığı dikkate alınarak yasal ve idari tedbirler alınmalı,
-Özellikle afet sonrası ve yeniden yapılanma çabalarında kadınların muhtaçlığı ve katılımı dikkate alınmalı,
– Engellilere yönelik ekonomik ve sosyal destek programları oluşturulmalı, engellilerin günlük yaşamlarını dikkate alan mimari ve kentsel tasarım uygulamaları yapılmalı,
– Çocuk ve gençlerin eğitim ve gelişim kayıplarını önlemek için yoğunlaştırılmış eğitim ve psiko-sosyal destek programları uygulanmalı,
– Deprem bölgesindeki sokak hayvanlarının yaşamını sürdürebilmesi, endemik bitki ve hayvan türlerinin korunması ve doğal yaşamı destekleyen hassas ekosistemlerin ve sulak alanların korunması için kent meclisleriyle birlikte eylem planları geliştirilmelidir.